Malvarlığına karşı suçlar, Kişilere Karşı Suçlar bölümünde 141. madde ile 169. madde arasında düzenlenmiştir. Malvarlığına karşı suçlar ile Anayasanın 35. maddesi ile korunmak istenen mülkiyet hakkı güvence altına alınmak istenmiştir. Ancak malvarlığına karşı suçlar nihayetinde kişilerin de korunması da amaçlanmıştır. Kişinin sahip olduğu malın, üzerinde hakkı ve mülkiyeti bulunduğu hakkı korunmak istenmiştir.
Hırsızlık Suçu ve Cezası
Hırsızlık suçu, Türk Ceza Kanunu’nun 141. maddesi ile 147. Maddesi arasında yer almaktadır. Bu suçla korunmak istenen hukuksal değer, mülkiyet hakkıdır. Bir kişinin rızası dışında zilyetliğinde olan malını bir yerden başka yere alınmasıdır. Hırsızlık suçunun şartlarından da birisi taşınır mal olması gerekmektedir, hırsızlık suçuna konu eşya ancak taşınır mal olabilecektir. Başkasına ait olan bir malı rızası dışında bulunduğu yerden alması halinde hırsızlık suçu işlenmiş olacaktır. Hırsızlık suçunun basit halinin cezası 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasıdır. Ancak hırsızlık suçunun nitelikli halleri 142. Maddesinin ilk fıkrasında belirtilmiştir. Hırsızlık suçunun nitelikli halinin işlenmesinde fail hakkında üç yıldan yedi yıla kadar hapis cezası verilecektir. 142. Maddenin ikinci fıkrasında belirtilen niteliklerin işlenmesi durumunda ise fail hakkında beş yıldan on yıla kadar hapis cezası verilecektir. Hırsızlık suçunda görevli mahkeme asliye ceza mahkemesidir. Dava suçun işlendiği yerde asliye ceza mahkemesinde görülecektir. Bunun yanında hırsızlık suçu şikayete tabi olmayan bir suçtur, bu nedenle soruşturma veya kovuşturma şikayete tabi tutulmadan gerçekleştirilecektir. Fail, soruşturma aşamasında mağdurun zararını giderir ise cezasında 2/3 indirim gerçekleşecek, dava açılmasından sonra zarar giderir ise failin cezasında yarı oranında indirim yapılacaktır.
Yağma Suçu ve Cezası
Yağma suçu, Türk Ceza Kanunu’nun 148. maddesi ile 150. maddesi arasında yer almaktadır. Failin bir başkasını tehdit ederek veya cebir kullanarak, bir malı teslimine veya alınmasına karşı koymaya mecbur kılınması halinde yağma suçu işlenmiş olacaktır. Yağma suçu ile hırsızlık suçu birbirine benzemekte olup her iki suçta da taşınır mal kişinin rızası haricinde alınmaktadır. Ancak yağma suçunun hırsızlık suçundan farkı, cebir veya tehdit unsurudur. Yağma suçu, malın teslimi veya alınması konusunda cebir veya tehdit kullanılmaktadır. Yağma suçunun temel halinin cezası 6 yıldan 10 yıla kadar hapis cezasıdır. Ancak yağma suçunun nitelikli halinin cezası ise 10 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasıdır. Yağma suçunda, görevli mahkeme ağır ceza mahkemesidir. Dava, suçun işlendiği yerde ağır ceza mahkemesinde görülecektir. Yağma suçu, şikayete tabi suçlar arasında yer almamaktadır, soruşturma veya kovuşturma resen (kendiliğinden) başlatılacaktır. Etkin pişmanlık hükümleri yağma suçunda uygulanmaktadır. Fail, soruşturma aşamasında dava açılmadan önce faile verilecek ceza ½ oranında indirilecektir. Dava açıldıktan sonra etkin pişmanlık hükmünden yararlanan failde ise ceza 1/3 oranına kadar indirim yapılabilecektir.
Mala Zarar Verme Suçu ve Cezası
Mala zarar verme suçu, Türk Ceza Kanunu’nun 151. ve 152. maddesinde düzenlenmiştir. Bir başkasının taşınır veya taşınmaz malına bilerek ve isteyerek zarar veren, tahrip eden, yok eden, bozan veya kirleten söz konusu suçu işlemiş olacaktır. Mala zarar verme suçu, hem taşınır mallarda hem de taşınmaz mallarda işlenebilmektedir. Türk Ceza Kanunu’nun 151. maddesindeki hali, mala zarar verme suçunun basit hali olup şikayete ve uzlaşmaya tabidir. Suçtan mağdur olan kişi, fiili ve faili öğrendikten itibaren 6 ay içerisinde şikayet yoluna başvurabilir. Şikayetini süresi içerisinde gerçekleştiremez ise şikayet hakkını kaybetmiş olacaktır. Basit halinin cezası 4 aydan 3 yıla kadar hapis veya adli para cezasıdır. Türk Ceza Kanunu’nun 152. maddesinde ise nitelikli hali düzenlenmiştir. Nitelikli halinin işlenmesi halinde daha ağır cezai yaptırım uygulanacaktır. Nitelikli hali, şikayete ve uzlaşmaya tabi değildir. Soruşturma savcılık tarafından resen (kendiliğinden) başlatılacaktır. Mala zarar verme suçunda etkin pişmanlık hükümleri uygulanmaktadır. Fail, suçu işledikten sonra vermiş olduğu zararı gidermesi halinde cezasında indirim uygulanabilecektir. Fail, soruşturma aşamasında dava açılmadan önce zararı giderir ise fail hakkında verilecek cezada 2/3’üne kadar indirim uygulanacaktır. Dava açıldıktan sonra ve hüküm verilmeden önce zararın giderilmesi halinde faile verilecek ceza ½ oranında indirilecektir.
İbadethanelere ve Mezarlıklara Zarar Verme Suçu ve Cezası
İbadethanelere ve mezarlıklara zarar verme suçu, Türk Ceza Kanunu’nun 153. maddesinde düzenlenmiştir. İbadethanelere, eklentilerine, eşyalara, mezarlara, mezar üzerindeki yapılara, tesislere yönelik olarak yıkma, bozma, kırma veya kirletme halinde söz konusu suç işlenmiş olacaktır. Kanun kapsamında belirtilen yer veya yapılara yıkma, bozma, kırma eyleminde bulunulur ise fail hakkında 1 yıldan 4 yıla kadar hapis cezası verilecektir. Kanun kapsamında belirtilen yer veya yapıları kirleten fail hakkında ise 3 aydan 1 yıla kadar hapis veya adli para cezası verilecektir. Ancak ilgili dini inanışı tahkir etmek amacıyla işlenmesi halinde verilecek cezada 1/3 oranında artırım yapılacaktır. Şikayete tabi suçlar arasında yer almamaktadır. Bu nedenle şikayet için bir süre bulunmamaktadır. Savcılık tarafından soruşturma kendiliğinden başlatılacaktır.
Hakkı Olmayan Yere Tecavüz Suçu ve Cezası
Hakkı olmayan yere tecavüz suçu, Türk Ceza Kanunu’nun 154. maddesinde yer almaktadır. Failin hukuki bir hakka dayanmadan taşınmaz mal veya eklentilerinde malikmiş gibi davranan, işgal eden veya sınırlarını değiştiren veya bozan veya hak sahibinin yararlanmasına engel olunmasıdır. Hakkı olmayan yere tecavüz suçunun cezası, 6 aydan 3 yıla kadar hapis ve 1000 güne kadar adli para cezasıdır. Hakkı olmayan yere tecavüz suçu, şikayete tabi suçlar arasında yer almaktadır. Ancak suçun basit, temel hali (TCK 154/1) şikayete tabi olup diğer fıkraları şikayete tabi değildir. Şikayete tabi olan hal adına fiilin ve failin öğrenilmesinden itibaren 6 ay içerisinde şikayet hakkını kullanması gerekmektedir.
Güveni Kötüye Kullanma Suçu ve Cezası
Güveni kötüye kullanma suçu, Türk Ceza Kanunu’nun 155. maddesinde yer almaktadır. Suç ile korunmak istenen hukuki değer mülkiyet hakkıdır. Mal sahibi tarafından zilyetliği devredilen malı amacından farklı olarak kendi yararına ya da başkasının yararına kullanılması halinde suç işlenmiş olacaktır. Güveni kötüye kullanma suçunun temel halinin cezası 6 aydan 2 yıla kadar hapis ve adli para cezasıdır. Temel hali, şikayete tabidir. Mağdur, failin ve fiilin öğrendiği tarihten itibaren 6 ay içerisinde şikayet yoluna başvurmalıdır. Güveni kötüye kullanma suçunun nitelikli hali ise Türk Ceza Kanunu’nun 155. Maddesinin ikinci fıkrasında düzenlenmiştir. Nitelikli hali, şikayete tabi değildir. Soruşturma, savcılık tarafından resen başlatılmaktadır. Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçunda faile verilecek ceza 1 yıldan 7 yıla kadar hapis ve 3000 güne kadar adli para cezasıdır. Güveni kötüye kullanma suçunda etkin pişmanlık hükümleri uygulanabilmektedir. Soruşturma aşamasında, fail, mağdurun zararını giderir ise hakkında verilecek olan cezada 2/3 oranında indirim yapılacaktır. Mahkeme aşamasında zarar giderilir ise faile verilecek olan cezada ½ oranında indirim uygulanacaktır.
Bedelsiz Senedi Kullanma Suçu ve Cezası
Bedelsiz senedi kullanma suçu, Türk Ceza Kanunu’nun 156. maddesinde yer almaktadır. Senedin kısmen veya tamamen borcu ödenmiş olmasına rağmen senedin kullanılması halinde bedelsiz senedi kullanma suçu işlenmiş olacaktır. Senedin kısmen veya tamamen ödenmiş olmasına rağmen yeniden ciro edilmesi, piyasaya sürülmesi ya da icra takibine konulması halinde suç oluşmuş olacaktır. Bedelsiz senedi kullanma suçunun cezası 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezasıdır. Bedelsiz senedi kullanma suçu, şikayete tabi suçlar arasında yer almaktadır. Suçu işleyen failin ve fiilin öğrenilmesinden itibaren 6 aylık süre içerisinde şikayet edilmelidir. Bu suç adına özel ispat hükümleri uygulanmaktadır. Bedelsiz senedin kullanıldığına dair iddia, ancak yazılı delil ile ispatlanabilecektir. Tanık delili ile bedelsiz senedin kullanıldığı ispatlanamayacaktır.
Dolandırıcılık Suçu ve Cezası
Dolandırıcılık suçu, Türk Ceza Kanunu’nun 157. ve 159. maddeleri arasına düzenlenmiştir. Bir kimsenin kendisine veya başkasına çıkar sağlamak amacıyla hile veya aldatma yoluyla menfaat sağlamasıdır. Dolandırıcılık suçunun unsuru hile veya aldatma ile kendisine veya başkasına menfaat sağlanmasıdır. Dolandırıcılık suçunun cezası 1 yıldan 5 yıla kadar hapis veya 5000 güne kadar hapis cezasıdır. Nitelikli dolandırıcılık olan ve dolandırıcılık suçunun daha ağır yaptırımına karşılık gelen suçun cezası ise 3 yıldan 10 yıla kadar hapis veya 5000 güne kadar hapis cezasıdır. Basit dolandırıcılık ve nitelikli dolandırıcılık suçu şikayete tabi suçlar arasında yer almamaktadır. Savcılık soruşturmayı resen (kendiliğinden) başlatacaktır. Ancak dolandırıcılık suçunun daha az ceza gerektiren hali şikayete tabi tutulmuş ve ceza olarak 6 aydan 1 yıla kadar hapis veya adli para cezası olarak öngörülmüştür. Kişinin hukuki bir alacağı nedeniyle tahsil amaçlı dolandırıcılık suçu işlemesi daha az ceza gerektiren hal olarak düzenlenmiştir. Dolandırıcılık suçunda etkin pişmanlık hükümleri uygulanmaktadır. Soruşturma aşamasında dava açılmadan önce fail pişman olarak suçtan gelen zararı azaltmak amacıyla hareket ederse faile verilecek cezanın 2/3 kadarı indirilecektir. Ancak dava açıldıktan sonra ve hüküm kurulmasından önce karşılanması durumunda faile verilecek cezada 1/2 oranında indirim uygulanacaktır.
Kaybolmuş veya Hata Sonucu Ele Geçmiş Eşya Üzerinde Tasarruf Suçu ve Cezası
Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya üzerinde tasarruf suçu, Türk Ceza Kanunu’nun 160. maddesinde düzenlenmiştir. Kaybolarak malikin zilyetliğinden çıkan ya da hata sonucu ele geçen eşyanın yetkili mercilere bilgi verilmeden eşya üzerinde sahibi gibi davranan kişi bu suçu işlemiş olacaktır. Suçun cezası bir yıla kadar hapis veya adli para cezasıdır. Adli para cezası seçenek yaptırım olarak öngörüldüğünden faile verilecek hapis cezası, adli para cezasına çevrilemeyecektir. Kaybolmuş veya hata sonucu ele geçmiş eşya şikayete tabi suçlar arasında yer almaktadır. Bu nedenle suçtan mağdur olan kimse, fiili ve faili öğrendikten itibaren 6 ay içerisinde şikayet hakkını kullanmalıdır.
Hileli İflas Suçu ve Cezası
Hileli iflas suçu, Türk Ceza Kanunu’nun 161. maddesinde düzenlenmiştir. Tacirin alacaklısının alacağını temin etmemesi için hileli olarak malvarlığını eksiltmesidir. Hileli iflas suçu özgü suç olup yalnızca tacir tarafından işlenebilmektedir. İflas kararından önce veya sonra mal varlığını eksiltmeye yönelik hileli tasarruflarla cezalandırılmaktadır. Hileli iflas suçunun cezası, 3 yıldan 8 yıla kadar hapis cezasıdır. Hileli iflas suçu şikayete tabi suçlar arasında yer almamaktadır. Savcılık tarafından soruşturma resen (kendiliğinden) başlatılacaktır. Suçtan mağdur olan tarafın şikayetçi olmaması ya da yargılamanın ileri safhalarında şikayetinden vazgeçmesi halinde yargılama aşamasına bir etkisi olmayacaktır. Hileli iflas suçunda etkin pişmanlık hükümleri uygulanmaktadır. Suçun işlenmesinden sonra failin suçtan pişman olarak mağdurun zararını gidermesi halinde cezasında indirim uygulanacaktır. Failin mahkeme açılmadan önce soruşturma aşamasında zararı gidermesi halinde cezasında 2/3 oranında indirim uygulanacaktır. Mahkeme açılmasında sonra, hüküm verilmesinden önce zararı gidermesi halinde ise failin cezasında 1/2 oranında indirim uygulanacaktır.
Taksirli İflas Suçu ve Cezası
Taksirli iflas suçu, Türk Ceza Kanunu’nun 162. maddesinde düzenlenmiştir. Tacir olmanın gerekli kıldığı dikkat ve özeni göstermemesi nedeniyle iflasına neden olması halinde taksirli iflas suçu işlenmiş olacaktır. Taksirli iflas suçunun cezası, 2 aydan 1 yıla kadar hapis cezasıdır. Şikayete tabi suçlardan değildir. Savcılık soruşturmayı resen (kendiliğinden) başlatacaktır. Etkin pişmanlık hükümleri uygulanabilmektedir. Suçtan zarar görenin zararı giderildiği vakit, etkin pişmanlık hükümleri uygulanacaktır. Soruşturma aşamasında mahkeme açılmadan önce zararın giderilmesi halinde cezada 2/3 oranında indirim uygulanacaktır. Mahkeme açıldıktan sonra, hüküm verilmeden önce zararın giderilmesinde failin cezasında 1/2 oranında indirim uygulanacaktır.
Karşılıksız Yararlanma Suçu ve Cezası
Karşılıksız yararlanma suçu, Türk Ceza Kanunu’nun 163. maddesinde yer almaktadır. Bedel ödemeden ve abone olmadan bir hizmetten hukuka aykırı olarak yararlanılmasıdır. – Otomatlar aracılığı ile sunulan ve bedeli ödendiği takdirde yararlanan hizmetten ödeme yapılmadan yararlanılması, – Telefon hatları ile frekanslarından veya elektromanyetik dalgalarla yapılan şifreli veya şifresiz yayınlardan rıza olmadan yararlanması, – Elektrik enerjisinin, suyun veya doğalgazına sahibin rızası olmadan yararlanılması halinde suç işlenmiş olacaktır. Karşılıksız yararlanma suçunun cezası, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasıdır. Karşılıksız yararlanma suçu, şikayete tabi suçlar arasında yer almamaktadır. Savcılık, soruşturmayı resen (kendiliğinden) başlatacaktır. Suçtan mağdur olan kurum ya da kişi şikayetçi olmadığını bildirmiş olsa da suça bir etkisi olmayacaktır. Etkin pişmanlık hükümleri karşılıksız yararlanma suçunda özel olarak düzenlenmiştir. Karşılıksız yararlanma suçunu işleyen kimse, yardım ettiren, azmettiren kişinin etkin pişmanlık göstermesi halinde uğrattığı zararı soruşturma tamamlamadan önce tamamlar ise dava açılmayacaktır. Ancak hüküm verilinceye kadar zarar ödenir ise ceza 1/3 oranına kadar indirilecektir. Etkin pişmanlık hükmünden iki defadan fazla yararlanmayacaktır.
Şirket veya Kooperatifler Hakkında Yanlış Bilgi Suçu ve Cezası
Şirket veya kooperatifler hakkında yanlış bilgi verme suçu, Türk Ceza Kanunu’nun 164. maddesinde yer almaktadır. Şirket veya kooperatifin kurucusu, ortağı, yöneticisi, idarecisi, müdürü, temsilcisi veya denetim kurulu üyeleri tarafından şirket veya kooperatif hakkında yanlış bilgi vererek ilgili kuruma zarar vermesidir. Şirket veya kooperatifler hakkında yanlış bilgi verme suçunun cezası, 6 aydan 3 yıla kadar hapis veya 1000 güne kadar adli para cezası olarak verilecektir. Şikayete tabi suçlar arasında yer almamaktadır. Bu nedenle suçun soruşturması savcılık tarafından resen (kendiliğinden) yapılacaktır. Ayrıca uzlaşmaya tabi suç olmadığından uzlaşma prosedürleri de bu suçta uygulanmayacaktır.
Suç Eşyasının Satın Alınması veya Kullanılması Suçu ve Cezası
Suç eşyasının satın alınması veya kullanılması suçu, Türk Ceza Kanunu’nun 165. maddesinde düzenlenmiştir. Suç sonucu elde edilen malı satan, devreden, satın alan veya kabul eden kişi suç işlemiş olacaktır. Failin suça konu olan malın suç sonucu elde edildiğini bilmesi gerekmektedir. Ayrıca failin suç sonucu elde edilen malın suçuna iştirak etmemesi gerekmektedir. Suç eşyasının satın alınması veya kullanılması suçunun faili 6 aydan 3 yıla kadar hapis ve 10000 güne kadar adli para cezası ile cezalandırılmaktadır. Şikayete tabi suçlar arasında değildir, bu nedenle suçun soruşturması savcılık tarafından resen (kendiliğinden) başlatılacaktır. Suç eşyasının satın alınması veya kullanılması suçunda etkin pişmanlık hükümleri uygulanmamaktadır.
Bilgi Vermeme Suçu ve Cezası
Bilgi vermeme suçu, Türk Ceza Kanunu’nun 166. maddesinde düzenlenmiştir. Kişi hukuki ilişkiye dayanarak almış olduğu eşyanın suç sonucu elde edildiğini veya suç işleme nedeniyle elde edildiğini öğrenmesine rağmen yetkili makamlara bildirimde bulunmaması halinde söz konusu suçu işlemiş olacaktır. Bilgi vermeme suçunun cezası 6 aya kadar hapis veya adli para cezasıdır. Şikayete tabi suçlar arasında yer almamaktadır. Suçun takibi savcılık tarafından kendiliğinden başlatılacaktır. Diğer bir husus da bilgi vermeme suçu uzlaşmaya tabi suçlar arasında yer almamaktadır. Taraflar arasında uzlaşma gerçekleşse dahi yargılama aşamasına herhangi bir etkisi bulunmayacaktır. Bilgi vermeme suçunda etkin pişmanlık hükümleri uygulanmamaktadır.