Temyiz Nedir?
İstinaf mahkemesinin vermiş olduğu karara karşılık başvuruda bulunacak kanun yoludur. Dosyayı incelemeye yetkili temyiz merci Yargıtaydır.
Bir suç adı altında başlatılacak olan yargılama aşaması öncelikle soruşturma aşamasından başlamaktadır. Soruşturma evresinde savcı delillerin toplanılmasıyla suçun işlendiği kanaatinde ise kamu davası açılması yönünde karar verecektir. Mahkemenin iddianameyi kabul etmesi ile kamu davası açılmış olacak ve yerel mahkemenin vermiş olduğu karara karşılık da itiraz veya istinaf mahkemesine başvuruda bulunulacaktır. İstinaf mahkemesinin vermiş olduğu kararlara karşılık ise kararın değiştirilmesi, hukuka aykırı olduğunu belirterek talepte bulunulabilecektir.
Temyiz başvurusu, yasal temyiz süresi içerisinde gerçekleştirilmelidir. Kişinin yazmış olduğu temyiz başvuru dilekçesi bölge adliye mahkemesine başvuruda bulunularak gerçekleştirilecektir.
Temyiz başvurusunda bulunulabilmek için davada taraf olunması gerekmektedir, davada temyiz dilekçesi sunulabilmesi için davada taraf olan da avukatı da temyiz dilekçesini süresi içerisinde dosyaya sunabilecektir. Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260. maddesinde kanun yollarına başvurma hakkı olanları belirtmiştir;
- Cumhuriyet savcısı,
- Sanık,
- Katılan sıfatını almış (davaya müdahale talebinde bulunulup reddedilenler de başvuruda bulunabilir),
- Ağır ceza mahkemesinde Cumhuriyet savcısı temyiz başvurma hakkına sahiptir.
Temyiz incelemesi dosya üzerinden gerçekleştirilmektedir; ancak 10 yıl veya daha fazla hapis cezası verilen hükümlerde uygun görmesi halinde duruşma yoluyla inceleme yapılabilecektir (CMK madde 299/1).
Duruşma günü, sanığa, katılana, müdafi ve vekile haber verilecektir. Sanık duruşmada hazır bulunabileceği gibi kendisini müdafi ile temsil ettirebilecektir. Ancak sanık tutuklu ise duruşmaya katılma isteminde bulunamayacaktır (CMK madde 299/2).
Ceza Hukukunda Temyiz Şartları
Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 286. maddesinde temyize ilişkin şartlar belirtilmiştir. İlk fıkrasında bölge adliye mahkemesinin ceza dairelerinin “bozma” dışında kalan hükümleri adına temyiz başvurusunda bulunulabilecektir.
Ceza Hukukunda Temyiz Sebepleri
Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 288. maddesinde temyiz nedeni belirtilmiştir, mahkemenin kurmuş olduğu hükmün “hukuka aykırı olması” nedenine dayanılarak temyiz başvurusunda bulunulabilir. Hukuka aykırı olması ise “hukuk kuralının uygulanmaması” veya “yanlış uygulanması” dır.
Temyiz dilekçesinde kişi, temyiz başvurusunda mutlaka dilekçesinde nedenini belirtmelidir. Temyiz başvurusunda bulunun kişi hükmün neden bozulmasını istediğini başvurusunda belirtmek zorundadır (CMK madde 294/1). Ancak CMK madde 289. maddede kesin aykırılık halleri belirlenmiştir, başvuruda bulunan kişi dilekçesinde belirtmemiş olsa dahi hukuka aykırılık incelemesi gerçekleştirilecektir:
- Mahkemenin kanuna uygun olarak teşekkül etmemesi,
- Hakimlik görevi kanunen yasak olan hakimin hükme katılması,
- Geçerli şüphe nedeniyle ret istemi öne sürülmüş ve kabul edilmiş olmasına rağmen hakimin hükme katılması veya bu istemin kanuna aykırı olarak reddederek hakimin hükme katılması,
- Mahkemenin kanuna aykırı davaya bakmaya kendisini görevli veya yetkili görmesi,
- Cumhuriyet savcısı veya duruşmada kanunen mutlaka hazır bulunması gereken diğer kişilerin yokluğunda duruşma yapılması,
- Duruşmalı olarak verilen hükümde açıklık kuralının ihlal edilmesi,
- Gerekçeli kararda “gerekçe”nin belirtilmemesi,
- Hüküm için önemli olan hususlarda mahkeme kararı ile savunma hakkının sınırlandırılması,
- Hükmün hukuka aykırı delillere dayandırılmasıdır.
Ceza Hukukunda Temyiz Süresi, Ne Zaman Başlar?
CMK madde 291’de temyiz istemi ve süresi düzenlenmiştir;
- Hükmün açıklanmasından itibaren 15 gün içerisinde hükmü veren mahkemeye dilekçe verilerek,
- Zabıt katibine bir beyanda bulunulması suretiyle temyiz başvurusunda bulunulabilecektir. Beyan tutanağa geçirilecek ve tutanak hakime onaylattırılacaktır.
- Tutuklu bulunan sanık ise zabıt katibine veya tutuklu bulunduğu ceza infaz kurumu ve tutukevi müdürüne beyanda bulunmak suretiyle dilekçe vererek kanun yoluna başvuruda bulunabilecektir.
- Hüküm duruşmada yokluğunda açıklanmış ise gerekçeli kararın tebliğ edilmesinden itibaren 15 gün içerisinde temyiz yoluna başvurulabilecektir.
Temyize Başvurmanın Sonuçları
Yasal temyiz süresinde yapılan temyiz başvurusu hükmün kesinleşmesini engelleyecektir. (CMK madde 293/1)
Ceza Hukukunda Temyiz Edilemeyen Kararlar
Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 286. maddesinin 2. fıkrasında düzenlenmiştir:
- Bölge adliye mahkemesinin bozma dışında vermiş olduğu karar,
- İlk derece mahkemesinden verilen 5 yıl veya daha az hapis cezaları ile miktarı ne olursa olsun adli para cezasına karşı istinaf başvurusu esastan reddine dair istinaf mahkemesi kararı,
- İlk derece mahkemesi tarafından verilen 5 yıl veya daha az hapis cezalarını artırmayan istinaf mahkemesi kararı,
- Hapis cezasından çevrilerek seçenek yaptırımlara ilişkin ilk derece mahkemesi kararları ile ilgili bölge adliye mahkemesince verilen, seçenek yaptırımlara ilişkin her türlü kararlar ve istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararlar,
- İlk defa bölge adliye mahkemesince verilen ve 272. maddenin 3. fıkrası kapsamı dışında kalan mahkumiyet kararları (hapis cezasından çevrilen adli para cezaları hariç, 3000 TL dahil adli para cezasından mahkumiyet hükmü, üst sınırı 500 günü geçmeyen adli para cezasını gerektiren suçlardan beraat, kanunlarda kesin olduğu yazılı bulunan hükümler) hariç olmak üzere, ilk derece mahkemelerinin görevine giren ve kanunda üst sınırı 2 yıla kadar (iki yıl dahil) hapis cezasını gerektiren suçlar ve bunlara bağlı adli para cezasına ilişkin her türlü bölge adliye mahkemesi kararları,
- Adli para cezasını gerektiren suçlarda yerel mahkemenin vermiş olduğu hükme karşılık bölge adliye mahkemesi kararları,
- Sadece eşya veya kazanç müsaderesine veya bunlara yer olmadığına ilişkin yerel mahkemenin vermiş olduğu kararla ilgili olarak istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin karar,
- 10 yıl veya daha az hapis cezasını veya adli para cezasını gerektiren suçlardan verilen beraat kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine dair karar,
- Düşme, ceza verilmesine yer olmadığına, güvenlik tedbirine ilişkin ilk derece mahkemesinin vermiş olduğu karar veya istinaf başvurusunun esastan reddine dair karar,
- Yukarıda yer alan sınırlar içinde kalmak kaydıyla aynı hükümde cezalardan ve kararlardan birden fazlasını içeren bölge adliye mahkeme kararları temyiz edilemez.
Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 286. maddesinin 3. fıkrasında temyiz edilemeyecek kararlar kapsamında olmasına rağmen bölge adliye mahkemesi ceza dairelerinin kararları adına temyiz başvurusunda bulunulacağı belirtilmiştir:
- Hakaret
- Halk arasında korku ve panik yaratmak amacıyla tehdit
- Suç işlemeye tahrik
- Suçu ve suçluyu övme
- Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama
- Kanunlara uymamaya tahrik
- Cumhurbaşkanına hakaret
- Devletin egemenlik alametlerini aşağılama
- Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyet Devletini, Devletin kurum ve organlarını aşağılama
- Silahlı örgüt
- Halkı askerlikten soğutma
- Terörle Mücadele Kanunu’nun 6. maddesinin 2. ve 4. fıkrası ile 7. maddesinin 2. fıkrasında yer alan suçlar,
- Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’nun 28. maddesinin 1. fıkrası, 31. maddesi ve 32. maddesinde yer alan suçlar.
İstinaftan Sonra Temyiz Ne Kadar Sürer?
İstinaf mahkemesinin kararı üzerine başlanılan temyiz sürecinin uzunluğu çok fazla merak edilmektedir. Dosyanın bulunduğu ceza dairesinin iş yoğunluğu, arşivde bulunulan dosyaların çokluğu süreyi de elbette etkileyecektir. Bu nedenle bir dosyanın temyiz incelemesine dair kesin ve net bir süre belirtilemeyecektir.
Temyiz Başvurusu Sonrasında Verilen Kararlar
Temyiz incelemesi sonrasında istinaf mahkemesinin vermiş olduğu karara ilişkin;
- “Esastan ret kararı” verebilir. İstinaf mahkemesinin vermiş olduğu kararı hukuka uygun bulduğu ve temyiz başvurusunun reddi anlamına gelmektedir. Onama kararı sonrasında karar kesinleşmiş olacaktır (CMK madde 302/1).
- “Bozma” yönünde karar verebilecektir. Hükmü etkileyen hukuka aykırılıklar giderilmesi amacıyla verdiği bozma kararını sebepleriyle ayrı ayrı gösterecektir (CMK madde 302/2). Bozma kararı verilmesi sonrasında dosya istinaf mahkemesine veya yerel mahkemeye gönderilecektir. Mahkeme vermiş olduğu karara karşılık direnme veya bozmaya uyarak yeni bir hüküm kurabilir. Direnme kararı verilmesi halinde dosya yeniden Yargıtaya (kararı veren daireye) gönderilecektir. Direnme kararını inceleyen daire kararı düzeltebilir; ancak mahkemenin direnme kararını yerinde görmez ise Yargıtay Ceza Genel Kuruluna dosyayı gönderecektir.
- “Düzeltilerek onama yönünde karar” verebilir. Hükümde yer alan hatalar düzeltilecektir; ancak hata düzeltmesi hükme esas eden bir karar değildir. Mahkemenin hükme esas etmeyeceği hataları düzeltilecektir.
Temyiz Dilekçesi Örneği
Temyiz dilekçesi davaya ilişkin verilen kararın hukuka ve hakkaniyete uygun olmadığı nedenlerine dayanarak kararın yeniden denetlenmesi talebinde bulunulduğu bir dilekçedir. Bu nedenle dilekçenin düzenlenmesi önem taşımaktadır. Yargıtaya hitaben yazılacak olan dilekçede kararın yeniden incelenerek hukuka aykırılığın giderilmesi yönündeki taleplerin değerlendirilmesi talebine dair olduğundan söz konusu dilekçenin hazırlanması hukuki bilgi ve tecrübe gerektiren bir iştir. İnternet üzerinden herhangi birisinin kendi dosyasına ilişkin hazırlamış olduğu dilekçeyi kopyalayarak hazırlanan temyiz dilekçe örneği yeterli olmayacaktır.
Mahkeme kararının hukuka uygun olmadığı ve hangi nedenlere dayalı olarak kararın hatalı olduğu iddiası yerinde ve kanuni maddelere dayandırılarak dilekçeye sunulmalıdır. Aksi halde Yargıtay temyiz incelemesinde dilekçede belirtilen detaysız ve alelade yazılmış olan maddeleri inceler iken kararını da o şekilde belirtecektir. Tüm bu nedenlerle alelade başkası için hazırlanan dilekçe üzerinden temyiz başvurusunda bulunma ileride geri dönülmez hukuki kayıplara neden olabilecektir.